Pisagor (Pythagoras)
Yunanlı matematikçi (M.Ö. 570'e doğru -
M.Ö. 480'e doğru).
Güney
İtalya'da ve ardından Yunanistan'da büyük etki uyandıran bir okulun
kurucusudur. Limnili bir ailenin çocuğuydu, Polykrates'in tiranlığı yüzünden
530'a doğru Kroton'a göç etmek zorunda kaldı ve orada çevresine birçok öğrenci
topladı. "Pythagorasçılar" bilimsel, felsefi, siyasal ve dinsel bir
topluluk oluşturdular. Bu topluluk içinde matematik, gökbilim, müzik-bilim,
fizyoloji ve tıp inceleniyor, nesnelerin ilkesi sayılara bağlanıyor ve her
alanda evrensel bir uyum aranıyordu. Topluluk, kendine özgü ve yoğun bir dinsel
yaşamın merkeziydi. Pythagorasçı aritmetik, aynı birim kümeleriyle
özdeşleştirilen ve noktaların bir araya gelmesiyle simgelenen tamsayılarla
sınırlıdır. Bu simgesel sayılar, üçgen, dörtgen, beşgen vb. sayılar ve
kendilerine denk düşen geometrik dağılımın biçimine göre çokdüzlemli sayılar
olarak sınıflandırılıyorlardı. Aritmetrikleri görseldi, şu anlamda ki sayıların
biçimi, özellikleri konusunda bilgi veriyordu. M.Ö. V. yy'da Pythagorasçılar,
Öklid'in genel bir kuramını ortaya koyduğu yetkin sayılar (çarpanlarının
toplamına eşit olan sayılar, örneğin 6 ve 28) ve dost sayılar (birinin
çarpanlarının toplamı ötekine eşit olan sayı çiftleri, örneğin 284 ve 220) gibi
özel sayı tiplerini incelediler.
Proklos, a2
+ b2 = c2 eşitliğini sağlayarak Pythagorasçı üçlüler (a,b,c) oluşturmak olanağı
veren formülü Pythagoras'a mal etti. Pythagorasçılar ayrıca a - b = b - c gibi
aritmetik, a : b = b :c gibi geometrik, (a - b) : a=
(b - c) : c gibi armonik ortalamaları inceleyip, tamsayılarla sınırlı bir
oranlar kuramını da geliştirdiler. Bir karenin köşegen ve kenarının eş
ölçeksizliğinin, yani uzunluklarının ortak bir ölçünün tam katlarıyla ifade
edilememesinin keşfi, genellikle onlara atfedilir. Bunun, Pythagoras'tan
esinlendiği söylenir. Oysa bu keşif, her şey sayıdır önerisinde ileri sürüldüğü
gibi, dünyanın tamsayılara uygunluğu düşüncesine son verdiği için derin bir
bunalıma yol açtı. Gerçekten de Pythagorasçı doğa görüşü her şeye bir tam sayı
atfediyordu. Bu görüş, aynı sayıları düzenleyerek çeşitli büyüklüklerle,
çeşitli ortamlarda aynı müzik armonilerini ve aynı geometrik biçimler ortaya
konulabileceği gözlemine dayanıyordu. Örneğin, kenarları 3:4:5 ile orantılı her
üçgen, dik üçgendi (Pythagoras teoremi). Ayrıca Pythagoras'ın daha önce
Babylonialılar'ın bildikleri bu teoremin bir tanıtlamasını yapıp yapmadığı da
bilinmemektedir.
Kaynak: Büyük Larousse